Şu an bir kurumda çalışmıyorum o sebeple konu hakkındaki bilgilerimi aktaracağım. Eğitmen-öğrenci-veli-kurum arasında neden iletişim kazaları meydana gelir? Sorusundan yola çıkarak konuya gireyim. Düşünmeden konuşup, söyleyeceğimizi iyi tartmadığımız zamanlarda bu kazalar meydana gelir. Ağızdan laf çıkmadan önce iki kere düşünmemiz gereklilik arz eder. Mesela bazen iyi dinleyici olamadığımız durumlar olur bunun da nedeni, zihnimizde tasarladığımız cümlelerdir. Anda olduğumuzu unutup ne söyleyeceğimize odaklanırız, bu da iletişim kazalarına sebebiyet verir. Kafamızın başka yerde oluşu eğitime zarar verir çünkü verimli olamayız. İletişim önceden tartıp biçtiğimiz bir kavram olmadığı için şimdinin gücünü iyi idrak etmeliyiz yoksa iletişimsizlik meydana gelir. Şu bir gerçektir ki; iletişimsizlik kazaları doğurur.
Yanlış laf ağızdan bir kez çıktı mı düzeltmesi zordur, çünkü kaseti geri saramayız. Kendimizi tan anlamıyla ana bırakmalıyız, o an oradaysak yaptığımız işi tam anlamıyla tamamlamamız gerekir, bu da tam konsantrasyon ile olur. Yanlış anlaşılmamak adına dikkatle dinlemek ve konsantre olmak lazım… Gözümüz, kulağımız, ruhumuz ve bedenimizle bu kazaları önleyebilmemiz mümkün… Yani bedenen ve ruhen işimize hâkim olmalıyız. Tabi inanç da önemli! Bazen istemeden de olsa dilimiz sürçebilir onu kaza olarak görmemeliyiz.
Son olarak; ya şimdi yanlış bir şey söylersem, ya da yanlış anlaşılırsam düşüncelerine kapılırsak da iletişim kazalarına yol açmış oluruz. Beynimize bunu etiketlememeliyiz ki iletişim sağlıklı olsun.